Pankreas Kanseri: Risk Faktörleri, Belirtiler ve Whipple Cerrahisi

Pankreas Kanseri Risk Faktörleri

Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, pankreas kanseri riskini artıran çeşitli faktörler üzerine önemli bilgiler sunuyor. Yaş, ailede pankreas kanseri öyküsü, sigara kullanımı, obezite, diyabet ve kronik pankreatit gibi hastalıkların bu kanser türünün gelişiminde etkili olduğunu belirtiyor. Ayrıca, sağlıksız beslenme ve düşük fiziksel aktivitenin de risk faktörleri arasında yer aldığını vurgulayan Karatepe, “Ancak tüm pankreas kanseri vakalarında bu risk faktörleri bulunmayabilir. Bazı hastalar, hiçbir risk faktörüne sahip olmalarına rağmen pankreas kanserine yakalanabilirler” diyor.

Belirtiler ve Tanı Yöntemleri

Pankreas kanserinin, genellikle erken evrelerde belirti vermediğini ifade eden Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, hastalık ilerledikçe bazı şikâyetlerin ortaya çıkabileceğini belirtiyor. İleri aşamalarda görülebilecek belirtiler şunlardır:

• Karın veya sırt ağrısı
• Nedensiz kilo kaybı
• İştahsızlık
• Sarılık
• Sindirim problemleri
• Yeni gelişen veya kontrolsüz diyabet
• İdrarda koyulaşma
• Dışkı renginde değişiklik

Bu hastalığın tanısında çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Kan testleri, ultrason, bilgisayarlı tomografi, MR ve endoskopik ultrasonografi (EUS) gibi görüntüleme teknikleri ile tanı konulabilir. EUS yöntemi ile görüntüleme yapılırken aynı zamanda biyopsi alma işlemi de gerçekleştirilebilir.

Whipple Yöntemi ile Tedavi

Pankreas kanseri tanısı konulduktan sonra hastalığın tedavi sürecine yönelik kararlar alınır. Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, bu süreçte sıklıkla Whipple cerrahisinin tercih edildiğini belirtiyor. Whipple yöntemi, pankreasın baş kısmında bulunan tümörlerin çıkarılması amacıyla uygulanan bir cerrahi tekniktir. Karatepe, “Bu yöntem, hastalığın genellikle ileri aşamalarda tespit edilmesi nedeniyle, tümörlerin bulunduğu bölgeyi tamamen temizlemek ve kanserin yayılma riskini azaltmak için tercih edilmektedir. Whipple cerrahisi, robot destekli olarak da yapılabilmektedir. İşlem sırasında pankreasın başı, on iki parmak bağırsağı, safra kesesi ve bazen mide kısmı çıkarılabilir” şeklinde açıklama yapıyor.

Erken Evrede Uygulama ve Sonrası

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, Whipple cerrahisinin herkese uygulanamayacağını vurgulayarak, “Pankreas kanserinin sadece pankreasın başında yer alması, çevre dokulara yayılmamış olması ve kanserin diğer organlara sıçramamış olması, bu işlem için kritik kriterlerdir. Bu yöntem, pankreas kanserinin erken evrelerinde ve tümörün lokalize olduğu durumlarda önemli bir tedavi seçeneği olarak kabul edilir. Whipple cerrahisi, hastanın yaşam süresini uzatabilir ve kanserin daha fazla yayılmasını engelleyebilir” diyor. Ancak cerrahi sonrası hastaların bazı zorluklarla karşılaşabileceklerini de ekliyor. Pankreasın bir kısmı çıkarıldığı için sindirim enzimlerinin üretiminin etkilenebileceğini ve bunun sonucunda beslenme ile sindirim problemlerinin ortaya çıkabileceğini belirtiyor. Hastaların bu nedenle sindirim enzimleri kullanmak zorunda kalabileceklerini ve diyetlerini yeniden düzenlemeleri gerekebileceğini ifade ediyor. Bu nedenle, cerrahiden sonra düzenli takip, beslenme desteği ve sindirim sistemi izlenmesinin büyük önem taşıdığını vurguluyor.