Kalın bağırsak polipleri hakkında bilmeniz gereken her şey! Risk faktörleri, belirtiler ve etkili tedavi yöntemleriyle ilgili kapsamlı bir rehber. Sağlığınızı korumak için önemli bilgiler burada!
Başlıklar
Doç. Dr. Çelebi, kalın bağırsakta polip oluşumunu artıran başlıca risk faktörlerini şu şekilde sıraladı:
Kalın bağırsak poliplerinin büyük çoğunluğunun genellikle belirti vermediğini vurgulayan Doç. Dr. Çelebi, “Bu nedenle polipler, tarama kolonoskopileri veya başka bir nedenle yapılan radyolojik yöntemlerle tesadüfen saptanmaktadır. Ancak özellikle polip boyutu büyüdükçe dışkılama alışkanlığında değişiklikler, dışkılama esnasında mukus gelmesi, kanama ve buna bağlı kansızlık belirtileri, nadiren de karın ağrısı gibi semptomlar ortaya çıkabilir.” dedi.
Dışkıda gizli kan (GGK) testinin, kalın bağırsak poliplerinin tespitinde oldukça yetersiz olduğunu belirten Doç. Dr. Çelebi, “Dışkıda gizli kan testinin negatif olması, kalın bağırsak polipi olmayacağı anlamına gelmediği gibi, testin pozitif çıkması da her zaman kişide kalın bağırsak polipi veya kanseri olduğu anlamına gelmez.” açıklamasında bulundu.
Kalın bağırsak polipleri, iyi huylu (benign) veya kötü huylu (malign) olabilmektedir. Doç. Dr. Çelebi, “Kolonoskopik kontrollerde saptanan poliplerin çoğunluğunun iyi huylu polipler olduğu rapor edilmektedir. Kalın bağırsak kanserlerinin en önemli sebeplerinden birinin polipler olduğunu unutmamak gerekir. Ayrıca, iyi huylu kalın bağırsak poliplerinin bile büyük boyutlarda bağırsak tıkanıklıklarına ve kanamalara neden olabileceği, bu olguların tedavi için cerrahi müdahalelere ihtiyaç duyabileceği unutulmamalıdır.” şeklinde konuştu.
Kalın bağırsak poliplerinin tespitinde en etkili yöntemin kolonoskopi olduğunu ifade eden Doç. Dr. Çelebi, “Kolonoskopi, kalın bağırsak poliplerinin hem tanısında hem de tedavisinde en etkili ve en güvenli yaklaşım olarak öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra, büyük kalın bağırsak polipleri tomografi (BT) ve magnetik rezonans (MR) gibi kesitsel radyolojik görüntüleme yöntemleri ile tespit edilebilir. Ancak bu radyolojik yöntemler yalnızca tanı imkanı sağlayabilir; tedavi amaçlı kullanılamazlar.” dedi.
Kalın bağırsak poliplerinin tedavi yöntemlerine değinen Doç. Dr. Çelebi, “Kolonoskopi esnasında kalın bağırsak polipleri tespit edildiğinde, bu polipler çıkarılabilir. Özellikle küçük ve saplı poliplerin kolonoskopi sırasında çıkarılması mümkündür. Ancak büyük polipler ve sapsız geniş tabanlı (sesil) poliplerin çıkarılması, ileri endoskopik teknikler (endoskopik rezeksiyon yöntemleri) gerektirebilir. Bu nedenle ilave kolonoskopi seansları uygulanabilmektedir. Kalın bağırsak poliplerinin büyük bir kısmı kolonoskopi ile tedavi edilebilirken, kolonoskopik olarak çıkarılması mümkün olmayan poliplerde cerrahi müdahale gerekebilir.” dedi.
Kalın bağırsak poliplerinin tekrarlama riskinin, iyi huylu veya kötü huylu olmasına göre değiştiğini belirten Doç. Dr. Çelebi, “Literatürde, kolonoskopi ile polip çıkarıldıktan sonra, 3 yıl içerisinde yüzde 40’a varan oranlarda kalın bağırsağın herhangi bir bölümünde tekrar polip oluşabileceği bildirilmektedir. Kolon polipleri çıkarıldıktan sonra gastroenteroloji uzmanının uygun gördüğü aralıklarla kolonoskopik takip önerilmelidir.” diyerek sözlerini sonlandırdı.